Sanatçı Osman Atila Keten, Kıbrıs Sanat Müzesi için “Varoluşa Dokunmak” adlı 27 resim ve 4 parçadan oluşan heykelini Diş Hekimliği Fakültesi sergi salonunda sanatseverlerin beğenisine sundu.
Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden verilen bilgiye göre, sanatçı Osman A.Keten’in 27 resim ve 4 heykelden oluşan kişisel sergisinin açılışına Yakın Doğu Üniversitesi Kurucu Rektörü Dr. Suat İ.Günsel, Rektör yardımcısı Prof.Dr. Tamer Şanlıdağ, Enstitü Müdürü, öğretim elemanları, sanatçılar ve davetliler katıldı.
Sergide sırasıyla Sanatçı Osman A.Keten, sanat tarihçisi Mine Keten ve Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Tamer Şanlıdağ birer konuşma yaptılar.
Osman A.Keten: “Hepimiz Aslında Bir Bütünün Parçalarıyız. Biri Yoksa Diğeri de Yoktur”
Sanatçı Osman A.Keten, Yakın Doğu Ailesine, üstlendikleri misyondan ötürü teşekkürlerini sunarak başladığı konuşmasında; “Beni yetiştiren aileme, daha sonra da beni geliştiren, destekleyen, benim ben olarak kalmamı sağlayan sevgili eşime ve kızlarıma teşekkür ediyorum.Dostlarımı hiç saymıyorum çünkü onlar zaten beni bilir. Hepimiz aslında bir bütünün parçalarıyız. Biri yoksa diğeri de yoktur. Dolayısıyla var olmak karşımızdakini de var etmek demektir. Sabırlı öğrencilerime de teşekkür ediyorum çünkü onların varlığı benim varlığımın tescili anlamındadır” dedi.
Keten şöyle devam etti; Bilirsiniz Michael Angelo’nun Adem’in yaratılışı freskosunda tanrı, Adem’in parmağına dokunarak ona yaşam veriyor ama buna mukabil tanrı’da Tanrı olarak yaşam buluyor. Yoksa insan yaratılmasaydı Tanrı, Tanrılığını nasıl kutsardı.
Ve bin yıllar sonra yaratılan insanoğlu, o denli pervasızlaştı ki içine doğduğu dünyayı kemirmeye, yoketmeye başladı. Demek ki var olana Dokunmak dikkat isteyen, hassas olunması gereken bir başlangıçtır. Bu izlenimleri az sonra sergimde göreceğinizi garanti ediyorum.” Ifadelerini kullandı…
Ardından Sanatçı Osman A.Keten’in kızı, sanat tarihçi Mine Keten ise konuşmasında, 1850’ler ve 1950’ler arasında hüküm süren Modern Sanat’ın gelenekten kopmayı hedeflediğini belirterek, 2.Dünya savaşı sonrasında ise Modern Sanat Akımları, soyut dışavurumculuk anlayışını temelleyen yapıyı oluşturduğundan, Modern Sanat ile Çağdaş Sanat arasında tam anlamıyla bir kopuş olduğunu söylemenin mümkün olmayacağını vurguladı.
Mine Keten: “Sanatçı Osman Keten, Toprak Kullanımı ile Birlikte, Konu ile Malzeme Arasında Direk İlişki Kurmayı Başardı”
Eserlerinde süprema ve minimal olanı sentezlemeye çalışan sanatçı Osman A.Keten’in, özellikle son dönem eserlerinde, amacına bir adım daha yaklaşabilmek adına, toprak kullanımı ile birlikte, konu ile malzeme arasında direk ilişki kurmayı başardığını belirten Mine Keten, geleneksel olmayan, ip ve endüstriyel malzemelerin kullanımı ile de herşeyin birbirine bağlanan bir bütün olduğunu yansıtmıştır dedi.
Mine Keten: “Sanatçı Osman A.Keten’e Göre Sanat Aşkınsalın Dilidir”
Osman A.Keten’in, varlığın özünü yakalamak için adeta varoluşsal bir kaynak yarattığını belirten Mine Keten; “Ona göre sanat, aşkınsalın dilidir. Ve ancak insanın kökenindeki varoluş hissine dokunabildiği, ondaki derin ruhsal ihtiyacı karşılayabildiği oranda gerçektir” Dedi.
Prof .Dr. Tamer Şanlıdağ: “Kıbrıs Türk Resmi, Çağdaşlaşma Yolunda Önemli Adımlar Atmış”
Yakın Doğu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof.Dr. Tamer Şanlıdağ ise, Kıbrıs Türk resmi, sanat tarihinde oldukça kısa sayılabilecek bir süreç içerisinde çağdaşlaşma yolunda önemli adımlar atmış genç bir kuşak olduğunu belirtti.
Sanat yaşı olarak çok kısa bir geçmişi olan Kıbrıs Türk resminde, figüratiften, ekspresyonist ve soyut ekspresyonistlere kadar uzanan eğilimler izlenmekte olduğunun altını çizen Prof.Şanlıdağ, çağdaşlaşma hareketleri ile bir parelellik izleyen Kıbrıs Türk resmi’nin 80 yıl gibi kısa bir geçmişe dayanmasına karşın; bugün dünya sanat metropolleriyle eş zamanlı olarak kendini üretebilen genç bir resimdir dedi.
Prof. Dr. Şanlıdağ konuşmasında; “1950’li yıllarda Türk halkının toplumsal bir yapıya kavuşması arayışlarıyla birlikte, Kıbrıs Türk resminde çağdaşlığı yakalama anlamında bir eğitimci ressamlar kuşağının Avrupa’da eğitim görerek adaya dönmeleriyle, resim-iş eğitimi ve resim bilincini yerleştirme çabaları da ilk kez gözlemlenmeye başlar.
Prof. Dr. Şanlıdağ: “60’lı Yıllar, Kıbrıs Türk Resim Sanatının Eğitimci Ressamlar Ekseninde, Toplum Ölçeğinde Temellendirildiği Yıllardır“
60’lı yıllar, Kıbrıs Türk resim sanatının eğitimci ressamlar ekseninde, toplum ölçeğinde temellendirildiği yıllardır. 1970’li yıllarda ise Kıbrıs Türk toplumunda resim sanatının toplumun diğer kurumlarının yanı sıra gelişmesi, yaygınlaşması ile Türkiye’de sanatçı yetiştiren bir kurum olarak İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’ne ve Ankara Gazi Eğitim Enstitüsüne ilgiyi artırmıştır. Bunun sonucunda, akademik, uzmanlaşmaya dönük bir sanatçı kişiliği geliştirme disiplininde bir sanatçı kuşak gündeme gelmiştir.
Prof. Dr. Şanlıdağ : “Osman A.Keten, Bugün “Varoluşa Dokunacak”.
Kıbrıs Modern Sanat Müzesi Projesi kapsamında 349.’nu düzenleyeceğimiz serginin konuğu değerli sanatçılarımızdan birisi Osman A.Keten, bugün “Varoluşa Dokunacak”. Sanatçımıza Kıbrıs Modern Sanat Müzesi projesine ve Kıbrıs Türk Resim Sanatına katkılarından dolayı şahsım ve Üniversitem adına teşekkür eder, iyi seyirler dilerim.” Dedi
Ödül Takdimi, Büst Açılışı Gerçekleştirildi, Sergi Kurdelesi Kesildi
Konuşmaların ardından Rektör yardımsı Prof.Dr. Tamer Şanlıdağ tarafından sanatçı Osman A.Keten’e Alasya Ödülleri Kapsamında Resim Sanatçılarına verilen FERGÂNÎ ÖDÜLÜ’ takdim edildi. Ardından Kurucu Rektör Dr. Suat İ.Günsel tarafından, Kırgızistan Heykeltıraş Sanatçısı Nurlan Kebek Uulu tarafından bronz döküm yapılan büstün açılışı gerçekleştirildi. Daha sonra ise serginin kurdelesi kesildi.
Bugüne kadar 349 sergiye ev sahipliği yapan Kıbrıs Sanat Müzesi, 10 binden fazla eseri bünyesinde barındırıyor. Sergiler 24 Temmuz 2020 gününe kadar 08.00-16.00 saatleri arasında Diş Hekimliği sergi salonunda gezilebilecek.